Hukukİ11:15, 29 Haziran 2015
Kilikya Ermeni Katolikosu'nun Türkiye'deki avukatı: ''Davamızın tek amacı, mülkiyeti iadesidir”
Dünyadaki üç büyük Ermeni Patrikliğinden biri olan Kilikya Katolikosluğu Türkiye'de Anayasa Mahkemesi'ne, 600 yıldan fazla Kozan'da faaliyet gösteren, fakat Ermeni Soykırımı'nda kaybedilen Sis Katolikosluğu'nun iadesi için bir dava açtı.
Haziran ayının ilk haftasonunda Paris'te konuşan Kilikya Ermeni Katolikosu 1. Aram : “Bu dava bir parça toprak elde etmeye yönelik bir çaba değil” diyerek Kilikya Katolikosluğu’nun dini, ulusal ve siyası anlamının ve ifade ettiği sembolik değerinin altını çizdi. Bu davanın, hakların iade sürecinin ilk adımı olarak kabul edilmesi gerektiğini söyleyen 1. Aram , “Taleplerimizi sunarken stratejik veriler uzmanlar tarafından ayrıntılarıyla incelendi. İnanıyoruz ki bu hukuk mücadelesi yeni ivmeler kazanacak ve yeni ufuklar açacaktır”.
Kilikya Ermeni Katolikosu'nun Türkiye'deki avukatı Cem Sofuoğlu soykırımda inkâr ve tazminat sorunu ile ilgili 'Radikal'ın muhabirine konuştu.
Kilikya Ermeni Katolikosluğu, bugün Adana‘nın Kozan ilçesinde bulunan 1293 yılından 1915 yılına kadar Katolikosluğun dini ve kutsal merkezi olan, halen üzerinde Azize Sofya Manastırı'nın ve bir kilisenin kalıntıları bulunan arazinin mülkiyetini geri almak istediğini dile getiren Sofuoğlu,
''Bu arada, her ne kadar davada mülkiyetin iadesinin yanında 100 milyon TL tazminat talep edilmiş olsa da, bu AYM dilekçesinin hazırlamış olduğu formatı doldurmak zorunda olduğumuz bir hukuki bir zorunluluktu. Davamız hiç bir zaman bir tazminat talebine dayanmamaktadir. Bu davada tek amacımız mülkiyeti geri almaktır.'' ifadelerini kullandı.
Katolikosluğun, buranın 600 yıldan fazla sahibi olması ve burayı kesintisiz kullanmasının, Kozan'da halen duran kalıntılar başta olmak üzere bu konuda fazlasıyla delillerin var olmasının, dava için önemli deliller olduğunu vurgulayan avukat, ''Bu dava lehimize sonuçlanırsa diğer kilise ve manastırların mülkiyetinin iadesine emsal olacaktır.'' şeklinde konuştu.
1915 yılında soykırım olduğunu kabul ettiğini, Soykırım veya Genocide kelimesinin yaratıcısı Polonyalı hukukcu Raphael Lemkin'in, BM Soykırım Sözleşmesini hazırlarken Ermeni Soykırımına referans yaptığını ve bu olaydan faydalanarak sözleşmeyi hazırladığını vurgulayan Sofuoğlu, ''Ben özellikle ülkemizde mevcut olan antisemitizmi dikkate alarak, soykırımın inkârının suç olmasını savunuyorum. Bugünkü Ceza Yasamızda nefret suçu bulunmaktadır, ama bu suç ülkemizde hem de üst düzey politikacılar tarafından işlenmesine rağmen, henüz açılmış bir tane dahi dava yok. Bu durumu bir hukukçu olarak kınıyor ve ayıplıyorum. Umarım yeni dönemde siyasi partiler ve savcılar bu konuya daha hassasiyet gösterirler.'' ifadelerini kullandı.
Bölümün son haberlerİ
Ermenistan Ombudsmanı Anahit Manasyan, Ermeni Soykırımı'nın 109. yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayınladı.
Ermenistan ve Azerbaycan'ın uzman grupları koordinatların belirlenmesi sürecini başlattı.
Azerbaycan’da esir olarak tutulan eski Artsakh Devlet Bakanı, ünlü işadamı Ruben Vardanyan, hemen serbest bırakılmasını talep ederek bir açlık grevi başlattı.
Alıntı
İranist Begijanyan, Reisi’nin ifadelerini yorumladı: “Ermenistan'a baskı yapılırsa Tahran müdahale eder”
En Çok Okunan
Ermenihaber.am, Ermeni Soykırımı'nın 109 yıldönümü nedeniyle Türkiye'nin Ermeni Soykırımı'nı inkar politikası, Ermenistan'a ve Ermeni halkına yönelik tutumuna ilişkin Türkiye
Ermeni Soykırımı’nın 109’uncu anma yıldönümü çerçevesinde İstanbul’da yaşayan Türk aydın Nesim Ovadya İzrail Ermenihaberam'a özel bir röportaj verdi
"Sayın Erdoğan, Diaspora’yı Ermenistan'a karşı kışkırtmaya çalışmayın."
Öncelikli olan konu tam da bu. Ermeni toplumunun acısına, soykırımdaki kayıplarına saygı duymak...
Yürüyüşe katılanlar Ermenice ve Gürcüce "İnkar soykırımın devamıdır", "Hatırlıyorum ve talep ediyorum", "Türk inkarına son" başlıklı pankartlar taşıdı.
Takvİm
Anket
Bu yıl Ermenistan ile Türkiye devlet sınırı iki ülke vatandaşları için açılır mı?
Pİyasalar
EUR | TRY | USD |
549.84 | 90.05 | 485.12 |