Röportaj11:04, 17 Mart 2014
Bütün şarkılarda ortak bir duygu var
Anadilin tabu olduğu, kutsal sayıldığı diğer dillere olan
tahammülün çok da açık olmadığı ülkelerde başka bir dilde şarkı söylemek
zordur. Türkiyeli bir Ermeni olan Erlin Tomaoğlu ise elini taşın altına sokarak
Ermenice pop müzik söylüyor.
Radikal gazetesi, Türkiye’de ilk kez Batı Ermenicesi albümü
çıkaran aynı zamanda da müzik öğretmeni olan Erlin Tomaoğlu ile albümünü ve
kendi dilinde şarkı söylemeyi konuştu.
Bir
cemaat lisesinden mezun olan biri olarak cemaat okullarında müzik öğretmeni
olmak demek kendine kapalı bir dünyada olmak demek gibi geliyor bana, albüm
çıkarma durumu nasıl gelişti?
Ben aslında cemaat okullarına başladığımda sahne zaten
hayatımda vardı. Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi mezunuyum, sahne
üniversite yıllarında başladı. Hem müzik öğretmeni hem de klasik gitar
eğitmeniyim. Üniversite hayatım esnasında profesyonel sahne dönemim başlamıştı
ve sahneyi hep çok sevdim. Sonra da öğretmenlikle birlikte birarada götürdüm.
Müzik öğretmenliği de gerçekten eğittiğinin karşılığını öğrencide gördüğün
zaman, karşılığını aldığın zaman çok doyurucu bir şey. O da çok başka bir
dünya.
Aslında
burada yeni Batı Ermenicesiyle yazılmış pop şarkılar pek yoktur, daha çok eski,
anonim ya da Doğu Ermenicesi şarkılar dinleriz. İlk defa Batı Ermenicesiyle hazırlanmış
bir albüm var.
Evet, Türkiye’de hiç Batı Ermenicesiyle bestelenmiş yeni
şarkılar yoktu. Çocukluğumdan beri dinlediğim Batı Ermenicesi pop müzik
şarkıları var. Amerika’dan, Lübnan’dan kasetler geliyordu bize, ben de oradan
dinliyordum. Sonra gitgide o kasetler de azalmaya başladı. Belki hâlâ Batı
Ermenicesinin yaşadığı ülkelerde şarkılar yapılıyordur. Sonra o kasetler
kesildi ben de bunun eksikliğini daha çok hissettim. ‘Ben niye kendi ülkemde
Ermenice müzik yapmayayım’ dedim ve artık Ermenice şarkılar yapmak istedim.
Sahne süreci de beste yapma süreci de devam ediyordu. 98 itibariyle başladık
çalışmalara, zaman geçti, olgunlaştı. İlk önce üç şarkılık bir Türkçe
Single’dan sonra ‘Yıllar Sonra’ (Dariner Verç) geldi ve Ermenice albümü çıkmış
oldu.
UNESCO’ya
göre de Batı Ermenicesi yok olmakta olan dillerden biri. Bu
albümü yaptıktan sonra internette gezinirken gördüm ben de... Daha önce
bilmiyordum, ben kendi konuştuğum ve doğduğumdan beri duyduğum dille şarkılar
söylemek istedim. Çünkü bunu kaybettik gerçekten. Böyle bir habere rastlayınca
da merak ettim, araştırdım. UNESCO’nun Türkiye temsilciliğiyle de bir albümümü
göndererek paylaştım.
Ermenice
şarkı söylemek, bu şarkılara klip çekmek, görsel olarak dolaşımını sağlamak
zor, bunların yayınlanma durumu konusunda endişelerin oldu mu?
YouTube’a yükledik. Sonra TRT Müzik’e de başvurduk,
yazıştık, olumlu döndüler. Kral Tv’ye başvurdum ve “Ermenice bir klibim var
altında da Türkçe altyazılar da mevcut” dedim. Kral Tv üç-dört gün içinde cevap
verdi ve kuruldan da geçti. Şu anda ‘dikkat mix’ diye bir bölüm var ve orada
mix biçiminde yayınlanıyor. Tam olarak yayınlamak için de benden haber
bekliyorlar.
Karşı
bir dirençle karşılaşmamak iyi olmuş, Ahmet Kaya Kürtçe şarkı söylemek
istediğinde çok acı şeyler yaşadı, buna benzer bir durum, yaşadığın kötü bir
deneyim yok sanırım.
Şanslı mıyım bilmiyorum ama ben çok yaşamadım. Bunun için de
mutluyum. Genellikle Ermeni olduğumu açıkça söylerim ve bugüne kadar çok
olumsuz bir şey yaşamadım aksine çok korunduğum, kollandığım da oldu. Ama tabii
ben yaşamadım diye yaşanmıyor olan bir durum da değil.
Şarkılar
genellikle aşk, hasret özlemle ilgili politik bir tarafı olsaydı yine böyle
algılanır mıydı?
Eğer sözlerin politik bir yanı olsaydı, böyle mesajlar veriliyor olsaydı zorlanabilirdik. Sonuçta şarkılar Ermenice olsa da klipte Türkçe altyazıları var. Ters bir durum olsaydı zorlanırdık belki ama bu sözler, duygular benim içimden çıkan şeyler, böyle çıkıyor. Bir süre sonra anladım ki bütün şarkılarda ortak bir duygu, özlem var. Ayrılık, hasret, birleşme arzusu var. Belki de bilinçaltımda iki halkın biraraya gelmesi ile ilgili bir özlemdir. Daha sonra dışarıdan bakınca farkettim, böyle bir duyguyla yaklaştığımı gördüm. Politik şarkılar yapsaydım ne olurdu gerçekten ben de bilmiyorum.
Batı
Ermenicesi pop bir albüm Türkiye’deki Ermenilerin de alışık olmadığı bir durum,
nasıl tepkiler geldi?
Onlar için de enteresan oldu. Bana dönüşlerindeki en güzel
tarafı Batı Ermenicesi ile ilgili kısım oldu. Çünkü dinleyenler şarkıların
sözlerini anlıyor bu anlamda çok mutlu oldum. Çünkü genellikle Doğu Ermenicesi
şarkılar dinlerken anlaşılamıyor. Ben söylediğim bir şarkının Ermenice bilen
biri tarafından anlaşılmasını istiyordum, bunu hedeflemiştim. Gün içinde
kendimizi Ermenice ile nasıl ifade ediyorsak onun şarkı halini kullandım.
İlk kez
Batı Ermenicesi bir albüm olduğunu duyunca insan bir düşünüyor, çok uzun
zamandır bu topraklarda yaşayan, konuşulan bir dil ve böyle bir albüm yok…
Ermeni müziğine hizmet eden çok iyi müzisyenler vardı. Kendi
korolarımız da var Kardeş Türküler de var. Fakat hep eskiler ve hep aynı
şarkılar dönüyordu. Ben sürekli aynı yerde duran bir insan değilim, yeni bir
pencere açıp yeni şarkılar söylemek gerekiyordu ben de oradan yola çıktım.
Yoksa Ermenice albümler yapıldı ama genelde bilinen ve çoğu Doğu Ermenicesi
olan şarkılardı. Hem Batı Ermenicesi hem pop müziğin hem yeni şarkıların
birleştiği ilk albüm oldu.
Ermenihaber.am
Bölümün son haberlerİ
Türk siyasetçi, Azerbaycan'ın kapkaç edindiği paraların Türkiye üzerine kullandığını, amcasının Teşkîlât-ı Mahsûsa’nın elemanı olduğunu, Türkeş'in kendisini desteklediğini anlattı.
İstanbullu Ermeni iş adamı, eski Bakırköy Belediyesi Başkan Yardımcısı, Ermenihaber.am'e Ermenistan-Türkiye normalleşme sürecini değerlendirdi.
Ermeni kökenli belgesel sinemacı Negahan Uskan Ermenihaber.am'e “Sweet Home Adana” belgeselini, Ermenilerle ilgili çalışma yaparken ne gibi zorluklarla karşılaştığını anlattı.
Alıntı
İranist Begijanyan, Reisi’nin ifadelerini yorumladı: “Ermenistan'a baskı yapılırsa Tahran müdahale eder”
En Çok Okunan
Suriye ordusunun Halep'ten çekilirken konuşlandığı Hama vilayetinin dış mahallelerine cihatçıların ulaştığına dair görüntüler sosyal medyaya düştü.
Halep’teki Ermeni Piskoposluğu'nun ise bu zorlu dönemde topluma liderlik etmeye devam ettiği ve dayanışma sağladığı bilgisi paylaşıldı.
27 Kasım’da, Suriye’nin radikal Sünni örgütü “Heyet Tahrir el-Şam” Halep’e saldırı düzenledi.
Bakan Mirzoyan, Şubat ayında Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne katıldıktan sonra ilk kez Lahey'deki 23. UCM'ye Taraf Devletler Asamblesi'nin oturumuna katılacak.
Elina Avanesyan 2002 yılında Rusya'nın Pyatigorsk şehrinde doğdu. Avanesyan, Ağustos 2024'ten bu yana Ermenistan bayrağı altında oynuyor.
Takvİm
Anket
Bu yıl Ermenistan ile Türkiye devlet sınırı iki ülke vatandaşları için açılır mı?
Pİyasalar
EUR | TRY | USD |
549.84 | 90.05 | 485.12 |