ERMENI HABER AJANSI

Ermenistan'ın diplomatik okulunda çalışan uluslararsı ilişkiler uzmanı Andranik İsrayelyan'ın kaleme aldığı “Futbolcu Erdoğan, futbol politikasını öldürdü” başlıklı makale, “Foreign Polis Journal”da yayınlandı.

2003 tarihinde Türkiye başbakanlığına başlayan Recep Tayyip Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün ve Başbakan'ın dış ilişkiler ile ilgili danşmanı Ahmet Davutoğlu’nun, sonraki on sene için ülkenin dış politikasını kuracak üç onemli şahıslar olduğunu vurgulayan yazar, bu dış politikasındaki en zor konulardan birinin de Ermeni açılımının olduğunu öne sürüyor.

İmam Hatip okulundan mezun olan eski futbolcu Erdoğan’ın, bu üçlünün en güçlü figürü olduğun kaydeden İsrayelyan, yine de dış politikada Erdoğan'ın pek de büyük rolü olmadığına dikkat çekerek  Erdoğan'ın başdanışmanı İbrahim Kalın'ın, uluslararası ilişkilerden  Erdoğan'ın az şey anladığını iddia ettiğini hatırlatıyor.

“Erdoğan'ın nefret dolu konuşmaları, Türkiye ile Suriye, Mısır ve İsrail'in ilişkilerininyok edilmesine sebep oldu.

Artık Türkiye Cumhurbaşkanı olan Abdullah Gül ise, 2008 tarihinde Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkiyan'ın teklifini kabul edip Yerevan'a ziyaret etti ve siyasi çevrelerde “fotbol politikası” denilen dönemi başlattı.”

Yazara göre, Türkiye'de Ermeni açılımını harekete geçiren en önemli güçü olan Gül, Türkiye’deki iç tartışmaları nedeniyle  ve Azerbaycan’ın taleplerinden dolayı Ermenistan ile başlatmak istediği ilişkilerin önkoşulsuz normalleştirme sürecine  giremedi.

“2009 tarihinde Başbakanlığı görevine atanan Ahmet Davutoğlu ise, ABD’lı David Philips’ın sözüyle yakında Ermenistan-Türkiye protokollerini hazırlamaya başladı. Davutoğlu’nun başbakan olduğundan birkaç gün sonra Erdoğan Azerbaycan’a gitti.

Daha sonra Erdoğan, Gül’ün ve Davutoğlu’nun beklemediği bir hareketle, Dışişleri Bakanlığı’nın talimatını önemsemeden, “Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarından” Ermeni orduları çıkmadığı sürece  Ermenistan ile sınırın açılmayacağını ilan etti.”

Böylece eski furbolcu Erdoğan, Gül’ün başlattığı “futbol politikasına” son verdi. Dışişleri bakanı Mevlüt Çavuçoğlu'ya ise, Türkiye'nin sönük simasının suçunu Ermeni Diasporasına yükleyerek Ermenistan ile ilişkilerinin normalleştirilme sürecinin başarısızlığını ilan etmekten başka bir şey kalmıyor."