ERMENI HABER AJANSI

Al Monitor, kendini Irak İslam Şam Devleti’nin (IŞİD) eski  militanı olarak tanıtan  25 yaşındaki Hüseyin Mustafa Peri'nin hazırladığı iddialı videoyu yayınlandı. Al Monitor'un muhabiri Amberin Zaman'ın, kendisine ulaştırılan videoda bahsi geçen yerlere gittiğini, fakat Peri’yi tanıyan ya da anlattıklarını doğrulayan kimseyi bulamadığı dikkat çekti.

Türkiyeli genç, IŞİD’e katılmasını ve Suriye’deki yaşantısını anlatarak Türkiye’den Suriye’ye geçişin kolay olduğunu söyledi. İstanbul’un Güngören semtinde çalışırken tanıştığı İbrahim Usame’nin de etkisiyle IŞİD’e katıldığını belirten Peri, “İbrahim Usame, numara verdi. Daha sonra ben numarayı aradım. Gaziantep’e geçmemi istediler” diyen Peri, yolculuğunuysa şöyle anlattı: “Gaziantep’te işte… görüştüm şahısla. O da direkt zaten taksiye binmemi söyledi. Ondan sonra bir yere bıraktı. Bir minibüs geldi beni içeri aldı, ondan sonra sınıra götürdü. Sınırda bir köy vardı, o köyden geçiş yaptık.” diye anlattı.

Suriye’de  aynı ülke vatandaşlarının  beraber tutulduğunu anktaran Hüseyin Mustafa Peri, burada dini eğitim aldıktan sonra Türkiyelilerden oluşan bir birlik kurulduğu ve birliğin başına Ebu Usame el Kürdi isimli bir kişinin getirildiğini ileri sürdü.

IŞİD’e katılan Türkler'in genellikle 20-22 yaş  alanında olduklarını iddia eden Peri, konuşmasında sıklıkla Konya’dan IŞİD’e katılanlar olduğunu öne sürdü.
“Konya’da cemaat yapılanmaları var. Murat hocanın cemaati, Alaaddin Palevi hocanın cemaati… Bu tür cemaatler cihadi cemaatler” diyen Hüseyin Mustafa Peri’ye göre, bu konuda kitap yazan belirli hocalar var ve bu isimlerin devletin gözünden kaçması mümkün değil".

Ankara’nın, Türkiye’nin Musul Konsolosluğu’ndan kaçırılanların serbest bırakılması için IŞİD’le takas anlaşması yaptığını iddia eden Peri,  IŞİD’in Türkiye’ye ‘küfür devleti‘ olarak baktığına rağmen örgüt kontrolündeki bölgelerde Türkiye’nin mallarının satıldığnı gördüğünü ve bunun kendis için  şaşırtıcı olduğunu anlattı.

“Benim tahminim, bir petrol, mazot anlaşması olabilir veyahut bir su anlaşması olabilir; baraj, Fırat, Dicle… Artık bilmiyorum nasıl şekilde” diyen Peri konuşmasını şöyle sürdürdü: “İslam Devleti’ne katılmadan önce televizyonda gördüğüm bir şey vardı. Musul’da Türkler esir alınmıştı. Bunu sormuştum Ebu Usame el Kürdi’ye. Onun düşüncesi şu, Türkiye’de hapiste bulunan bazı Müslümanlar var. Onlarla takas yapıldığını, işte ticari anlaşma, petrol anlaşması. Buna ek olarak esirler mevzusu…”