ERMENI HABER AJANSI

Kobane’den mecburen göç ettikten sonra 9 aydan beri Suruç’ta kalan Tovmasyan ailesi, son 5 ayını çadırkentte geçirdi. Agos ekibiyle çadırkentte buluşmaktan son derece mutlu olan aile, aylar sonra ilk kez kendileri dışında Ermenilerle bir araya geldıklerini dile getirdi.

Dört koca arazi, 30 bin çadır, 100 bine yakın insanın bulundu Suruç, IŞİD’in Kobane’ye saldırdıktan sonra bölgedeki halkın sığındığı yer. Buraya sığınanların yarısı Arap, yarısı da Kürt.

Tovmasyan ailesi, önce yatılı bir okulda kışı geçirmiş, sonradan çadırkente yerleştirilmiş. Anlattıkları hayat hikâyeleri, tarih boyu her gittikleri coğrafyada göç, savaş ve yıkımla sınanan Ermeni halkının ortak kaderi.

Hagop Tovmasyan, Kobane’de araba tamirciliği yaptığını, savaş başlayınca 15 kişilik bir grupla kaçıp  çadırkente sığındıklarını anlatıyor. “Televizyondan buzdolabına her şeyimiz mevcut, bize burada çok iyi davranıyorlar ama yine de bir an önce gitmek istiyoruz, her nereye olursa olsun.” diyor.

Serop Tovmasyan ise, son saldırılar sırasında küçük oğluyla Kobane’de bulunan ve  oğlunun gözü önünde öldürülen abisinden bahsediyor, yeğeninin hala kendine gelemediğini aktarıyor.

“Dışarıda hep Arapça ve ya Kürtçe konuşsak da kendi aramızda hep Ermenice konuşuyoruz ki dilimizi kaybetmeyelim. Bizim için sizinle yemek yemek çok değerli, dokuz aydır soframızı bir Ermeni’yle paylaşamıyorduk.” diye konuşan Serop Tovmasyan, aralarında birçoğunun ne pasaportu, ne de nüfus cüzdanı olmadığı için Ermenistan’a gidemediklerini açıklıyor, “Kobane’ye dönün deseniz, Kobaneli mi kalmış ki Kobane kalsın... Bize burada çok iyi davranıyorlar ama biz yine de bir an önce gitmek istiyoruz, her nereye olursa olsun...” diyor.

7  Temmuz Salı günü kampta aileyi ziyaret eden Ateşyan, Tovmasyan Ailesi üyeleriyle ilgilendi. Ateşyan, Agos’a yaptığı açıklamada Tovmasyan ailesine ellerinden gelen yardımı yapacaklarını belirterek,ailedeki çocukları İstanbul’a getirtip eğitimlerine devam etmesini istediğini ifade etti.