ERMENI HABER AJANSI

Ermenistan Dışişleri Bakanı Edward Nalbandyan, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'na (UAEA) üye 140 ülkenin temsilcilerinin katılımıyla Viyana'da gerçekleşen Uluslararası Nükleer Güvenlik Konferansına katıldı.

Bakanlar seviyesinde gerçekleşen konferansta konuşan Nalbandyan, ulusal ve uluslararası seviyede nükleer güvenliğin sağlanmasına Ermenistan tarafından büyük önem verildiğini dile getirdi.

"Ermenistan, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 1540 sayılı kararı kapsamında üstlendiği uluslararası görevlerini tamamen yerine getiriyor. 2015-2020 yılları ile ilgili Ermenistan Ulusal Eylem Planında, hem artık gerçekleştirilen, hem devam etmekte olan , hem de ileride yapılması planlanan ulusal eylemlerle ilgili net adımlar belirtildi."

Ermenistan'ın, nükleer silahların yayılmasını önleyen Nükleer Teröre karşı Mücadele Evrensel Projesi, Kitle İmha Silahların Yayılmasına Karşı Güvenlik İnisiyatifi gibi projelere katıldığını bildiren Nalbandyan, nükleer enerjisiyle ilgili tüm konularda Ermenistan'ın, UAEA  ile diğer benzeri uluslararası kuruluşlarla yakın işbirliği yaptığını vurguladı.

Ermenistan Dışişleri Bakanı, UAEA denetim ekipleri tarafından Ermenistan'ın, üstlendiği uluslararası görevlerinin en yüksek seviyede yerine getirdiğini kaydettiğini hatırlatarak, bu bakımdan Türkiye ile Azerbaycan'ın, UAEA raporlarına saygısızlık yaparak ve kendi siyasi propaganda hedeflerine uyarak Ermenistan'a asılsız suçlamalar yönelttiklerini vuguladı.

Hatırlanacağı üzere, daha önce Viyana'da konuşma yapan Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, UAEA'yı Emrenistan'ın Metsamor Nukleer Santrali'ni kapatmaya çağırmıştı. Türk bakan, Metsamor'un aktiv sismik alanda bulunduğunu ve Türkiye başta olmak üzere bölgedeki ülkeler için büyük tehdit teşkil ettiğini iddia etmişti.

Halbuki Emrenistan Nükleer Santralin'in güvenliğinin her zaman en yüksek olduğu biliniyor. Ermenistan hükümetinin, Metsamor Nükleer Santralinin işletim süresinin uzatılmasına dair kararı, UAEA uzmanlarıyla yapılan kapsamlı görüşme ve değerlendirmeler sonucunda alınırken, nükleer güvenliğin sağlanması şartına özellikle vurgu yapılmıştır.