ERMENI HABER AJANSI

2020 yılında gerçekleşen 44 günlük Artsakh (Karabağ) savaşı sırasında ve sonrasında meydana gelen gerçekler, Ermeni toplumunda Ermeni Soykırımı konusunda yeni tartışmalara zemin hazırlamıştır. Bunlar, Azerbaycan'ın Ermeni karşıtı politikası, Ermenistan-Türkiye ilişkilerinin normalleştirilmesi ve Ermeni Soykırımı'nın devam eden uluslararası tanınması gibi süreçlerin sonucunda ortaya çıkan tartışmalardır.

Bu bağlamda Ermenihaber.am, Ermeni-Türk Uzlaşma Komisyonu (TARC) üyesi, Şarkiyat uzmanı, Profesör Davit Hovhannisyan ile Ermeni Soykırımı'nın uluslararası düzeyde tanınmasının önemi ve Ermeni kamuoyunda Türkiye ile Azerbaycan politikasından kaynaklanan endişeler hakkında sohbet etti.

Profesöre göre, Ermeni Soykırımını tanıma süreci artık siyasi bir etken değil. Uzman, özellikle Soykırımın  100’üncü yıldönümünden sonra siyasi bir faktör olmaktan çıktığı için tanınma süreci için herhangi bir umut görmediğini kaydetti. Hovannisyan, devam eden tanınma sürecinin sadece manevi alanda değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Profesör Hovhannisyan, örnek olarak şunu kaydetti ki eğer mesela Büyük Britanya’da Ermeni Soykırımı kabul edilirse ondan Britanya-Türkiye ve Britanya-Azerbaycan ilişkileri kötüleşmez. Hovhannisyan’ın sözlerine göre şimdi Ermeni Soykırımını tanıyan kararlara Türkiye geçmişe göre çok daha sakin davranıyor ve tepki veriyor.

Ermeni-Türk sürecinin Ermeni Soykırımı'nın uluslararası tanınma sürecine olası etkisini değerlendiren Davit Hovhannisyan, Ermeni tarafının bu konuda herhangi bir ön koşul koymadığını, dolayısıyla herhangi bir etkisinin olamayacağını kaydetti. Ona göre Ermeni tarafı, Türk toplumunun bir gün tek başına anlayış göstererek kendi iradesiyle soykırımı tanıyacağına dair çok romantik ve hümaniter bir izlenime sahip olabilir.

Soykırım konusunun Ermeni-Türk sürecinde gündeme getirilmesine gelince, Hovannisyan, görüşmelerin Türkiye tarafından taklit amacı taşımadığı süreçte, Türkiye'nin tarihi konuları gündeme getirmesinin bir anlamı olmayacağına inanıyor. Ama Türkiye Ermenistan üzerinde baskı yapmak istiyorsa o zaman konunun gündeme getirilmesi mantıklı olabilir.

Hovannisyan, Artsakh'taki 44 günlük savaş sonucunda Artsakh'ta Türkiye-Azerbaycan ikilisi tarafından gerçekleştirilen soykırımcı politikasının devam etmesiyle ilgili Ermeni toplumunda mevcut endişelere değinerek, bu endişelerin tamamen haklı olduğunu ifade etti.

Onun izlenimlerine göre Azerbaycan için Ermenilerin Artsakh’ta yaşaması bir rahatsızlıktır. Dolayısıyla soykırım ve etnik temizlik endişeleri yerindedir, ve Ermenilerin başına gelebilecek bir tehlikedir.